23 Ocak 2013 Çarşamba

YÜREĞİNE SOR 38. BÖLÜM

__Biraz dinlendin mi?

__Akşam olmuş.

__Evet saatlerdir uyuyorsun.

__Yoo,hayır daha fazla uyumak istemiyorum.

__Korkma sadece ağrı kesici.Ağrın var mı ?

__Yok desem üzülecek misin?



   Yine o gülümseme..

__Ben yine gelirim.

__Gitme,sorularım var.

__İlgilenmem gereken hastalar var.

__Onlarda benim kadar yakışıklı mı ?

__Evet desem üzülecek misin?

__Evet,kahretsin.

Yine gülümsedi ne kadarda güleç.

__Az sonra gelirim,biraz iğne yapmam lazım.

__Serum takılı olduğu müddetçe beni korkutamazsın.


Yine gitmişti ve ben yine tek başıma kalmıştım.Bu oda,bu sesler beni öylesine rahatsız ediyordu ki,çıldırmamak için dua ediyordum.Olaylar nasıl gelişmişti.Neden ölmemiştim hiçbir şey anlayamıyordum.

Çok geçmeden güzel hemşirem geldi.Önce tansiyonuma baktı,serumu kontrol etti,dosyama bir şeyler yazdı ve bir sandalye çekip yanıma oturdu.

__Seni dinliyorum.

__Daha ne kadar bu odada kalacağım.

__Doktorun bilgilendirmedi mi?

__Hayır.Burada herkes Serdar'ın yancısı.

__Yok öyle bir şey .Yorgun olduğun için konuşmamıştır.

__Ne kadar kalacağım?,

__Yarın odaya alırız seni durumun gayet iyi.

__Ne zaman çıkarım?

__Aslında bir süre kalsan iyi olur.

__Neden?

__Yarın psikiyatrist konuşmaya gelecek.Hastanede tedavi olmak istersen kısa sürede toparlarsın.

__Ne tedavisi?

__Biliyorsun.Kanında uyuşturucu bulundu ve bu durum seni intihara sürükledi.

__Sebep o değildi.

__Öyle yada değil tedavi olmalısın.Bak biz seni zorlayamayız ama iyileşmek istemez misin?Tamamen iyileşmek??

__Neyi kastettiğini biliyorum.Ela mı anlattı?

__Yo,hayır.Ela hanım bir şey anlatmadı.Ama neden intihara kalkıştığın ortada.Birde uyuşturucu meselesi var.

__Aslında onlar dağın görünen yüzü.Bende sorun çok.

__Tedaviyi kabul ediyor musun?Yalnızca sen istersen düzelirsin.

__Bunun için çok geç kaldım.

__Hiçbir şey için geç değil.

__Sence normal bir insan olabilir miyim?

__Buda ne demek şimdi.Sen gayet normalsin.Aşk ve uyuşturucu insanı anormal yapmaz.

__Sana söyledim onlar dağın görünen yüzü.

__Sorunun her ne ise sen istersen düzelir.

Daha fazla dayanamayacaktım.Onu sormadan iyi olduğunu bilmeden nasıl yaşardım.

__Ela nasıl?

__Aslında bu konuda konuşmamam lazım ama tedirginliğini anlıyorum.

__Kötü mü ?

__Olaydan sonra şoka girdi.Bir türlü kendine gelemiyor.Gözlerini açtığı an çığlıklar atarak tekrardan bayılıyormuş.Şey..Sanırım öldüğünü düşünüyor.

__Kahretsin nasıl bir insanım ben.

__Böyle olmasını istemezdin.

__Tabi ki istemezdim.Kafam yerinde değildi nasıl yaptım. Son zamanlarda çıldırmış gibiydim.Tedaviyi kabul ediyorum.Bir daha onu böyle üzmek istemiyorum.Ben gitsem,ölmedim desem.

__Olmaz.Serdar bey çok kızar.Ayrıca bu iyi olmayabilir,hala şokta.

__Her şeyi mahvettim.

__Böyle söyleme,bundan sonrası güzel olacak.


                                                   ---o---o---o---o---o---

Ertesi gün normal odaya çıktım,serumu çıkarmışlardı ama damar yolum hala açıktı.
Zeynep hemşire elinde bir poşetle odama geldiğinde çok şaşırdım.Burası yoğun bakım değildi ve hemşirem değişmişti ama Zeynep beni ziyaret etmeye devam edecekti.

Ondan başka kimse gelmiyordu yanıma.Aileme ulaşamamışlar,Taner de yurt dışındaydı.Zeynep  olmasaydı ne yapardım bilemem.

Poşetten kırmızı bir eşofman çıkardı kenarlarında beyaz çizgileri olan.Kendi parasıyla almış olmalı."Hastane kıyafetleriyle bahçeye çıkmak istemezsin diye düşündüm."dedi.İlk kez birisi beni düşünüyordu ve ilk kez kırmızı giyecektim.Bir yerlerden başlamak lazımdı.-Birkan ın asıl değişimi işte o gün başlamıştı-

Eşofmanları yatağın yanına bıraktı."On dakika sonra gelirim,giyemez sen hasta bakıcıyı göndereyim"dedi.

Tabi ki giyebilirdim.Dediği gibi yaptı, on dakika sonra kol kola girmiş bahçe de turluyorduk.Beni düşünen ,benimle ilgilenen bu güzel için değişecek tim.Kafamda ki Eladan kurtulup Zeynep le mutlu bir hayat için yaşayacaktım.


                                                      ---o---o---o---o---o---

OLAYDAN 16 GÜN SONRA


__Bu gün her şeyi anlatacağım.

__Serdar üstüne gitmek doğru olmaz.

__Bilmesi lazım.

__Evet ama..

__Aması yok.Uyandığı an söyleyeceğim,beni dinlemesini sağlayacağım.

__Sen bilirsin az sonra kendine gelir.Fazla yorma olur mu ?Unutma o hala benim hastam.

__Benimde nişanlım merak etme.

__Ela,canım.

__Hayır Birkan yapma.


Ela nın çığlıkları Serdar ı can evinden vuruyordu.Sevdiğine sıkıca sarıldı ve Birkan ın ölmediğini fısıldadı.

Ela bir yandan" hayır" diye bağırıyor diğer yandan Serdar ı itiyor ondan kurtulmaya çalışıyordu.

Serdar büyük bir sabırla ellerini Elanın yanaklarına koydu.Başparmaklarıyla gözyaşlarını silerken yüzüne bakmasını sağladı.

__Yalan söylemiyorum Birkan yaşıyor.İstersen çağırayım gelsin kendi gözlerinle gör.

__Serdar.

__Bir tanem. Benim.Hepsi geçti o ölmedi.

__Ben..ben çok korktum.Birkan?

__Hayatta.

__Ama kan?

__Düşünme,artık onu düşünme.Kurşun sıyırıp geçmiş.Hayatta o.

__Ama kan?

Serdar sımsıkı sarıldı Ela ya.Henüz bir çok şeyi algılayamıyordu ama en kısa zamanda toparlayacaktı.

Yarım saat boyunca Ela,Serdar ın omzunda sessiz sessiz gözyaşı döktü.Düşünmek istemiyordu ama o anı bir türlü aklından çıkaramıyordu.

__Hadi artık biraz dinlen.

Serdar,Elayı usulca yatağına yatırdı.Gözyaşlarını sildi ve alnına bir öpücük kondurdu.Çok geçmeden Elanın gözleri ağırlaştı ve sonunda uykuya yenik düştü.Uyandığında -çığlık atarak uyansa da-  daha iyi hissediyordu.Az da olsa toparlamıştı.



YÜREĞİNE SOR 37. BÖLÜM

BİRKAN

Gözlerimi açtığımda ağzımdan çıkan ilk kelime "bitti mi" oldu.Sanki ameliyatı,öncesini ve sonrasını hatırlıyormuşum gibi..Sanki bütün bunların olacağını biliyormuşum gibi..

Gözlerimi tavana dikmiş makinelerden çıkan garip sesleri dinlerken ,bir fısıltı gibi yayılan nefesime cevap gecikmedi.

__Evet bitti.


Kafa mı yavaşça yana çevirdim.Daha doğrusu bunu istedim fakat kımıldanır kımıldanmaz beynime bir ağrı saplandı.Gözlerim acıyla kapanırken yine o sesi duydum.

__Kendinizi yormayın.

__Neredeyim ben?


Bu sorunun saçma olduğunu biliyordum,ölmediğime söre hastanedeydim başka nerede olabilirdim ki.Yine de sormuştum kelimeler gayr-i ihtiyari dökülüyordu ağzımdan.

__Neler oldu?

__Yaralandınız.

__Başım çok ağrıyor.


Ellerim başıma gitti,kalın bir bez tabakasına dokundum.Neler olduğunu hatırlamaya çalışıyordum fakat düşüncelerim bulanıklaşıyordu.En son elimde silah vardı.Fakat tetiği çektiğimi hatırlayamıyordum.Tekrar konuştum.

__Hatırlayamıyorum.Neler oldu ?

__Beyninizi dağıttığınız için olabilir mi acaba?


Beynimi mi dağıtmıştım,hem bu ukala da kimdi böyle ? Burada ne arıyordu?

__Sen kimsin?

__İsmim Zeynep. Yoğun bakım hemşire siyim,sizinle ben ilgileniyorum.

__Daha  kibar birisi gelebilir mi ?


Gülümsediğini hissettim,yüzüne bakamıyordum.Gözlerimi kapattığım zaman başımın ağrısı azalıyordu.Daha doğrusu bana öyle geliyordu.

__Şimdilik benimle idare etmelisiniz ,zaten yakında çıkarsınız.

__Beynimi dağıttığımı sanıyordum?

__Emin olun yaklaşmış tınız.

Önce kafamı sesin geldiği yöne doğru çevirdim ve ardından gözlerimi açtım.Karşımda duran bir çift yeşil göze çakıldım kaldım.Sormak istediğim o kadar çok şey vardı ki,bir türlü soramıyordum.Fazlasıyla yorulmuştum.Aradan bir kaç dakika geçmeden kapı açıldı.

__Uyandı mı ?

__Evet Serdar bey.

Serdar mı ?Onun ne işi vardı ki?Ayak seslerini duyabiliyordum,yanıma yaklaştı.Gözlerinden ateş püskürüyordu.İçimi bir korku kapladı.Ela ya zarar vermiş olabilir miydim?"ELA" dedim.Sadece nasıl olduğunu sormak için açmıştım ağzımı.

__Sakın bir daha Ela nın ismini ağzına alma.

__O iyi mi ?

__Hayır hiç iyi değil,hatta senden daha kötü durumda.

__Özür di....

__Sakın benden özür dileme.Böyle bir şeyi nasıl yapabildin?Yada böyle bir şeye niyetlendin peki neden yapmadın neden hala hayattasın?Amacın neydi?

__Ben..hatırlamıyorum.

__Ela yı hatırlıyorsun ama..Böyle bir acıyla baş edebileceğini mi düşündün.Ona ne yaptığını biliyor musun?

__Gerçekten üzgünüm.

__Hayır değilsin.Sen bencil aşağılık herifin tekisin.

__Serdar bey lütfen.Az önce kendine geldi.

__Ben iki gündür bu anı bekliyorum.


İki gün mü? İki gündür uyuyor muydum yani.Peki Ela neredeydi?

__Lütfen yarın konuşursunuz.Hastanın biraz dinlenmesi lazım.


Hasta mı ?Birkan benim adım Birkan.

Serdar dışarı çıktıktan sonra hemşireye diktim gözlerimi.Beni anlamasını bekledim,neler olup bittiğini anlatsın istedim.Fakat anlamadı yada anlamak istemedi.Sonra bir şey geldi aklıma,beni rahatsız eden bir şey.

__Birkan.

__Efendim??

__İsmim Birkan.

__Evet biliyorum dosyanızda yazıyor.

__O zaman bir daha ki sefere benden bahsederken ismimi kullanırsın.

__Uzun cümleler kurmaya başladığınıza göre iyisiniz.

__Sen Serdar ın yancısı mısın?

__Yancısı derken.

__Adamı,ajanı..Allah aşkına ne okuyorsun sen .Bunda anlaşılmayacak ne var.

__Sosyoloji okuyorum boş zamanlarımda da yoğun bakım hemşireliği yapıyorum.

__Ciddi misin ?

Güldüğü an benimle dalga geçtiğini anladım.

__Aman ne komik.

__Siz ne okuyorsunuz ?

__Ha.ha. Benim lafımı bana satma...Ayrıca... kafamda bir ton sargı varken ...algılamamış olmam çok normal.

__Tabi haklısınız.


O an aklıma daha önemli bir şey geldi.O ana kadar düşünmediğim bir şey.Saçlarım.Ukala hemşirem tansiyonumu ölçmüş dosyama bir şeyler yazıyordu.Gözlerinin ta içine diktim gözlerimi.Sanki küçük bir merhamet umar gibi..Sanki hayatım onun dudaklarından dökülecek iki cümle de saklıymış gibi..Gülümsedi ve ardından göz kırptı.İçimde bir şeylerin eridiğini hissettim,hala narkozun etkisinde olabilir miydim?

__Saçlarım.

__Tarak mı istiyorsun?

__Tarayacak saçım var mı ?

__Hmm.. Evet ama sanırım bandajın altında kalmışlar.

__Hep böyle ukala mısın??

__Yoo.. Çocukla çocuk olurum,ukalayla ukala.

__Aman ne çok güldüm.Saçlarımı sorarken ciddiydim.

__Peki o zaman şöyle söyleyeyim.Ciddi bir ameliyat geçirdiniz.Beyin dışında kanama vardı ve durdurulması gerekiyordu.Bu yüzden saçınızın bir kısmını kesmek daha doğrusu kazımak zorunda kaldık.Fakat diğer yarısı hala duruyor.

__Ne işime yarayacaksa.

__Üzülme,tekrardan uzar.

Yüzüne baktım,yo hayır bu sefer dalga geçmiyordu.Beni teselli etmeye çalışması hoşuma gitmişti.Fakat saçlarımı kestirmek zorunda kalacaktım.Yıllar sonra ilk kez.Buna alışabilir miydim?Aslında alışmam gereken o kadar çok şey varken bu solda sıfır kalırdı.

Gülümsemeye çalıştım.İsmi neydi?Söylemişti sanırım,düşündüm fakat hatırlayamadım.

__Şey..İsmin neydi?

__Zeynep.

__Arada sinirlerimi bozsanda senden hoşlandım.

__Hoşlandım derken?

__Oooo hoo  hoo.Seninle işimiz var.

__Sanırım benimde sizinle işim var .İğne saati geldi.

__İğne mi?İplerin senin elinde olduğunu unutmuşum.Az önce söylediklerimi unutabilir misin?

Artık daha rahattım.Konuşurken durmama ara vermeme gerek kalmıyordu.Fakat başımın ağrısı hala geçmemişti.

__Tabi ki.Ama bu iğne gerçeğini değiştirmez.

__O zaman sözlerimin arkasındayım.

Gülümsedi.Gülümsemesini sevmiştim fakat elindeki o iğneden hiç hoşlanmamıştım.

__Nereden yapacaksın onu.


Ne olur popo demesin. Popo olmaz.

__Serumdan.

İğneyi serumun hortumuna batırırken göz kırptı.Gerçekten bu hemşireyle işim vardı.

__Merak etme acıtmaz.

 Bu sefer gülme sırası bendeydi.Ela dan sonra ilk kez birisine karşı yakınlık duymuştum.Ama hayır.Ela yı unutmak için asla Zeynep i kullanmayacaktım.

__Birazdan uyursunuz.Ben dışarıdayım ,bir şey olursa zile basarsınız.

__Daha yeni uyanmıştım.

__Beyninizin dinlenmeye ihtiyacı var.

__Ama uykum yok.

__İlaçlar az sonra etkisini gösterir.

__Bana uyku ilacımı verdin.

__Sizin iyiliğiniz için.

__Sen de,siz değil.

__Hastalarla mesafemi korumalıyım hastane politikası.

__Onca lafı söyledikten sonra "siz" desen ne olur,demesen ne?

__Bazen istisnalar oluyor tabi.

Gülümsedi ve iyi uykular dileyip çıktı.

Gerçekten uykum yoktu.Düşünmem gereken o kadar çok ayrıntı vardı ki,Ela neredeydi acaba?Peki ben nasıl bu hale gelmiştim.Pencereden dışarıyı seyrettim.Tek görebildiğim mavi bulutlar ve uçuşan kuşlardı..









19 Ocak 2013 Cumartesi

YÜREĞİNE SOR 36.BÖLÜM

2 HAFTA SONRA

__Oğlum haftalar oldu neden hala kendine gelmiyor.

__Gördükleri kolay atlatılır türden değil ki, hala etkisinden kurtulamıyor.

__Ama onu uyutuyorsunuz?

__Her uyandığında yaşadıklarını hatırlıyor,hatırladıkça çıldırıyor.Böylesi daha uygun.Ben ona zarar verecek hiç bir şey yapmam,yaptırmam.

__Sen öyle diyorsan..

__Merak etmeyin bugün tekrardan uyandıracaklar,ben konuşmaya çalışacağım belki bu sefer dinler.

__İnşallah oğlum inşallah..


 O günden sonra Ela bir türlü kendine gelemiyordu.Ne zaman gözlerini açsa karşısında Birkan ın kanlı bedenini görüyor ve hiç kimseyle konuşamadan tekrardan bayılıyordu.

 Öyle çok acı çekiyordu ki,bazen gözlerini açtığı an nefesi daralıyor ve sinir krizleri geçiriyordu.Kendiliğinden bayılmadığı zamanlarda ona sakinleştirici yapmak zorunda kalıyorlardı.

 Serdar,Ferda hanımı sakinleştirmeye çalışıyordu ama oda Ela için endişeleniyordu.Elinden hiçbir şey gelmiyor olması,sevdiği kadına yardımının dokunamaması genç adamı delirtiyordu.

Ne zaman Ela'nın solgun yüzüne baksa yumruklarını sıkıyor ve Birkan'a lanetlerini yağdırıyordu.

Fakat her şeye rağmen Ela nın yaşıyor olması-tabi buna yaşamak denirse-Serdar'a güç veriyordu.Birkan ona da zarar verebilirdi.Serdar kıymetlisini ömrünün sonuna kadar kaybedebilirdi.Ela yı izlerken kötü düşünceler art arda sıralanıyor ve Serdar ın yüz hatları değişiyordu.


 2 HAFTA ÖNCE

Boşlukta yankılanan silah sesinin ardından ortalık bir anda savaş alanına döndü.Doktorlar,hastalar,meraklı bakışlar..

Öyle büyük bir hızla doldu ki etrafları Ela bayıldığı için hiçbir şey duymasa da ,Birkan havada süzülen uğultuyu duyabiliyordu.

Ara ara gözlerini açtıkça bir sis bulutunun ardında gizlenmiş insanlardan başka hiçbir şey göremiyordu.Sesler yaklaştıkça yer yer çığlıklara hatta vah vahlara dönüyordu.Yaklaşan ambulansın sesi kulaklarını çınlattı.Son kez gözlerini açmaya çalıştı,göz kapakları öyle ağırlaşmıştı ki başarılı olamadı.Doktorların sorularına cevap vermeye çalıştı fakat ağzından çıkarmaya zorladığı tek kelime boşluğa yayılmadan dudaklarına hapsoldu."Ela".


SERDAR

Hava o kadar güzeldi ki Ela yı bahçe de beklemeye kara vermiştim. Dilan'ı az çok tanıyordum artık,çenesi düşüktü ve Ela'yı kolay kolay bırakmayacaktı.Baharın temiz havasını ciğerlerime doldururken bir kedi geldi yanıma.Bembeyaz kar gibi..Başını okşadım usulca.Oysa her şey çok güzeldi,az sona Elanın gelinliğini alacak ve üç dört güne kadar evlenecektik.Sonra gerçek bir ailem olacaktı ilk defa..

Minik kedi yerlerde yuvarlanırken bir ses duyuldu,patlama gibi..Bir anda gökyüzünü kapladı o ses.Meğer yağmur olup üzerimize yağacakmış.Bütün hayatımızın,geleceğimizin kara lekesi,Elanın korkulu düşleri..

Ben etrafıma bakarken insanlar koşuşturmaya başlamıştı bile.Acil kapısından çıkmaya hazırlanan ambulansın içine attım kendimi,küçük bir çocuk geldi aklıma o an.Yardıma muhtaç bir çocuk.Gözlerimi sımsıkı yumdum,araç toprak zeminde ilerlerken,küçük bir çocuğa zarar gelmemiş olması için dua ettim.

Ama bilemedim,gittiğim o yerde Ela yı göreceğimi tahmin bile edemedim.

Sağlık görevlileri o adamın yanına gitti,başından akan kanı durdurmak için koşuşturdular.
Bense Elanın vücudunu inceliyordum.Yaralanmamış olması için dua ederken deli gibi sağına soluna bakıyordum.

Doğruca ambulansa bindirdim Elayı.Çok geçmeden Birkan ı da getirdiler.İçimde ki nefret miydi yoksa merhamet mi?Ona bakarken vicdanım eriyip gidiyordu ama mantığım vicdanımın önüne geçiyor ve Elayı,Elanın o halini hatırlatıyordu bana.

Ela şoka girmişti,müşahede odasına aldık. Birkan ı ise ameliyata aldılar hemen.Ela nın iyi olması içimi rahatlattı,bir kaç güne kadar toparlayacağını düşünüyordum.Böyle olacağını onun yaşayan bir ölüye döneceğini tahmin edemedim.

                                                                ---o---o---o---o---o---

Ameliyathanenin kapısında beklerken aklım Ela daydı.Onu yalnız bıraktığım için kendime kızıyordum ama Birkan ı da merak ediyordum.Sonra ameliyatı yapan doktor arkadaş çıktı.

__O nasıl?

__Yakının mı ?

__Evet,sayılır. Yaşıyor mu ?

__Evet,evet merak etme.Kurşun beyne zarar vermemiş sanırım eli titremiş yada son anda vazgeçti bilemeyeceğim, kafa derisini yırtıp geçmiş.

__Nasıl yani?

__Şöyle ki,alnın sağ tarafından başlayıp tepeye doğru  10 cm  yırtık ve kurşun yanığı vardı.Fakat çekilen kafa röntgeninde travmaya bağlı olarak beyin dışında kanama tespit edildi.Zaten bu yüzden ameliyata aldık.Eğer ameliyat etmeseydik sızan kan beyin sıkışmasına neden olurdu ve hasta ölürdü.

__Ne zaman kendisine gelir?

__Normalde bir kaç saat içinde uyanırdı ama bu basit bir kanama değil,hastanın kanında uyuşturucu tespit edildi  ayrıca intihara meyletmişti.Birkaç gün uyutup beynin dinlenmesini sağlayacağız.Yaşadıklarını düşünmesi onu yorar ayrıca travmanın boyutunu henüz bilmiyoruz..Vücudunu dinlendirmeliyiz.

__Anlıyorum,çok teşekkür ederim.

__Geçmiş olsun.

                                                              ---o---o---o---o---o---



18 Ocak 2013 Cuma

YÜREĞİNE SOR 35. BÖLÜM

Ela,titreyen parmaklarıyla arka cebine uzandı.Korkudan mı yoksa aceleden mi bilinmez,telefon terli avuçlarından kayıp toprak zemine çarptı.Yerde ısrarla çalmaya devam eden telefon Birkan'ın öfkesini arttırdı.

__Aç ve uygun bir bahane bul.

Bir çırpıda yerde ki telefonu alan Ela,ekranda gördüğü Serdar'ın resmiyle rahatladı.İçini kaplayan huzurun fazla sürmeyeceğini bildiği halde derin bir ohh çekti.Islak yanaklarını sildi ve sesinin tonunu ayarlayarak telefona cevap verdi.

"Biliyorum canım" dedi.Ne kadar çok merak ettiğini biliyordu.Yarım saat önce buluşmaları gerekiyordu.
"Gelirken Dilan'la karşılaştık ve zamanın nasıl geçtiğini fark edemedim,yarım saate kadar yanındayım"

"Yanındayım" diye tekrarladı Birkan.Aylardır kurduğu tek hayal bu değil miydi?Ela'nın yüzüne yerleşen huzur Birkan'ı rahatsız etti.Oysa kendisiyle konuşurken nefretten başka bir şey göremiyordu o ela bakışlarda.

Başını yere eğdi,yenilmek istemiyordu.Yeterince dağılmıştı zaten.Daha fazlasına tahammül edemezdi.

"Lütfen"dedi Ela. "Artık gitmem gerekiyor."

__Söylediğim onca sözden sonra kurabildiğin tek cümle bu mu ?

__Üzgünüm ne diyebilirim ki?

__Beni sevdiğini söyle.

__Ama sevmiyorum.

__Bir kere.

__Ne değişecek?

__Belki çok şey,belki de hiçbir şey.

__Söz vermiştin,söyleyeceklerin bittiğinde gitmeme izin verecektin.

__Ama daha bitmedi..Hadi beni sevdiğini söyle.

__Ben..Serdar'ı seviyorum bu asla değişmeyecek.

 Birkan'ın gözleri bir kez daha öfkeyle parladı "ondan nefret ediyorum" dedi yüksek sesle.

__Seni benden aldı.

__Hayır.Beni kimseden almadı.Ben kimseye ait değilim.

__Sen benimdin.

__Savunduğun şey çok saçma.

__Neden?

__Ben sana hiçbir zaman umut vermedim.

__Ama ben seni sevdim.

__Tek taraflı bir aşk.

__Neden beni anlamaya çalışmıyorsun?

__Anlayamıyorum.

__Çünkü sevdiğin yanında.Peki ya o doktor seni sevmeseydi.

__Üzülürdüm tabi ama senin gibi mutsuzluğun dibine vurmazdım.İnsan bazen vazgeçmeyi bilmeli.Sonuçta hiç kimse vazgeçilmez değildir.

__Hayret. Dipte olduğumu anlamışsın demek ki bana karşı o kadar da kayıtsız değilsin.

__Saçmalıyorsun,buna ne zaman son vereceksin.

__Senin saçmalık dediğin şeyin bende ki karşılığı aşk.Ama merak etme az sonra son bulacak.

 Birkan'ın dengesiz tavırları,gidip gelen aklı,bir öfkeli bir masum tutumu  Ela'yı endişelendiriyordu.En sonun da dayanamadı ve o soruyu sordu.

__Sen... Sen ne kullandın?

__Vücudumun biraz uyuşmaya ihtiyacı vardı ,bu seni korkuttu mu ?Oysa korkması gereken benim.

__Aklından neler geçiyor.

__Ne o, çok mu merak ettin?

__Gitmek istiyorum.

__Hayır dur.Bana arkanı dönme.

__Saçmalıyor...Hey dur,onu da nereden buldun?

__Bu seni heyecanlandırdı mı?

__Bırak onu.

__Neden?Tek bir sebep söyle.

__Lütfen.

__Hadi ama Ela,sen Edebiyat okuyorsun "lütfen" bir sebep değildir.

__Benim için bırak onu.

__Sen beni anlamadın galiba,zaten senin için bu durumdayım.

__Sen bu kadar zayıf birisi değildin?

__Haklısın değildim.Okulun en popüleriydim,en zengini,en havalısı...Senin yüzünden düştüğüm şu kale bak.

Ela arkasını döndü ve çaresizce hastaneye baktı.

__Boşuna bakma.Doktor sevgilin bize o kadarda yakın değil,seni göremez.

__Bunları konuşabiliriz.

__Konuşmak mı ?Benimle konuşacak bir şeyinin olmadığını sanıyordum.

__Lütfen Birkan bırak onu.

__"Birkan" Senin ağzından ismimi duymak bilsen ne kadar güzel.

__Yapma.

__Ölürsem üzülür müsün?

__Neden yapıyorsun bunu bana?Neyim ben canavar mı? Tabi ki üzülürüm,bir ömür mutsuz olmamı mı istiyorsun?

__Ben seni çok mutlu edebilirdim."Evet" deseydin.

__Bak bütün bunları ilacın etkisiyle yapıyorsun.Bırak elindekini,biraz sakinleşmeye çalış.Yaptığının ne kadar saçma olduğunu sende anlayacaksın.

__Öyle mi düşünüyorsun?Silahı babamın kasasından alırken hiç bir şey kullanmamıştım,kafam gayet yerindeydi şimdi de öyle.

__Bu normal halin olamaz.

__Kabul et,bu gün seni çok şaşırttım.

Ela,Birkan'la baş edemeyeceğini anladığında göz yaşlarına boğuldu.Bir yandan ağlıyor diğer yandan yalvarıyordu.Fakat Birkan ın aklı başında değildi ve şu andan itibaren onu durdurmaya kimsenin gücü yetmeyecekti.Ela nın bile...

__Sana yalvarmam hoşuna mı gidiyor.

__Kes ağlamayı.

__Birkan lütfen bırak onu.

__Ağlama dedim sana,göz yaşlarına kıyamıyorum anlamıyor musun?Sana kıyamıyorum.

__O zaman neden?Neden beni böyle bir acının içine atıyorsun?Vicdanımla baş edebili miyim sanıyorsun? Bu acıyla yaşayabilir miyim?

Birkan acı acı güldü.

__Olmuyor .Ne yapsam olmuyor.Seni kaybetmiş olmanın acısı öyle sardı ki bedenimi,gölgemden bile korkar oldum.Ama sen hala kendini düşünüyorsun.Ben,beni zerre kadar umursamayan bir kadın için ölüme giderken,aşkından kurtulmak için tek yolu ölümde bulurken,sen hala kendi vicdan azabından bahsediyorsun.Nasıl yaralandığımı görmüyor musun?Peki ya nasıl korktuğumu?

__Özür dilerim.

__Bak ellerim titriyor,gel kalbime dokun nasıl çırpınıyor.Yuvasından düşmüş bir kuş gibiyim.Bak etrafıma..Baksana Ela..Kimse yok.Ne annem ne de babam.Yapayalnızım.

Hadi gel yanıma,gel de korkudan buz kesmiş ellerime dokun.Taşlaşmış yüreğime değ.O narin parmaklarınla saçlarımı okşa.Bir ninni fısılda kulağıma "korkma" de bana.Tutmakta zorlandığım şu canavarı al elimden.Bu korkunç kabustan uyandır beni.

__Birkan..

__Ben kötü birisi değilim Ela.Kimseye zarar vermedim,annemin sözünden hiç çıkmadım,hiç yaramazlık yapmadım.Öyleyse bu neyin cezası Ela.Oysa sen benim ödülüm olmalıydın.Söylesene bu hangi günahın cezası.Neyin bedelini ödüyorum burada Sevgilin sadece beş dakika uzağımızdayken ,bu silahı neden kendi beynime dayıyorum.

Ela o an titredi,Serdar'a zarar gelme düşüncesi bile kalbini sıkıştırmaya yetti.Tekrardan arkasını döndü uzun uzun hastaneye baktı ve Serdar'ın kendilerini görmemesi için dua etti.Birkan bu haldeyken ondan her şey beklenirdi ve Ela,Serdar'a bir şey olursa asla yaşayamazdı.

O an Birkan durumu fark etti.Ela nın hissettiği korkuyu anlamamasına imkan yoktu.Acıyla gülümsedi ve kafasını iki yana salladı.

__Korkma.Ona zarar vermem.Çünkü ona zarar verdiğim an senin canının yanacağını bilirim.Ben sana kıyamam.Seni üzecek hiçbir şey yapmam.

__Şuan ne kadar üzgün olduğumu görmüyor musun?Lütfen bırak onu.

__Ama ben onun kadar şanslı değilim.Arkamdan ağlayacak kimsem yok.

__Birkan beni duymuyor musun?Bırak onu.Aç gözlerini ve bana bak.Ne kadar üzgün olduğuma bak.

__Yeter! Sana da o acıyan gözlerine de bakmak istemiyorum.Ben sadece senden kurtulmak istiyorum.Anladın mı kurtulmak.


Ve önce bir fısıltı duyuldu Birkan'ın dudaklarından.Öyle içli,öyle ürkek.Tek bir kelime,kuru bir "elveda" ve ardından yankılanan silah sesi Ela nın çığlıkları eşliğinde.

Önce hangisi yere yığıldı ilk hangisinin gözü kapandı bilinmez.İkisinin de önce kulakları uğuldadı ve biri korkudan bayılırken,diğeri.....


                                                               ---o---o---o---o---o---







5 Ocak 2013 Cumartesi

YÜREĞİNE SOR 34. BÖLÜM

 __Bana kızma Ela.Sevdaya yenik düşmenin ne kadar acı olduğunu bilir misin sen?Sevdiğinin karşısında çaresiz kalmayı,bir böcek gibi ezildiğini hissetmeyi..

  Seni unutamayacağımı bildiğim halde,beynimi parçalarcasına unutmaya çalışmanın ne demek olduğunu bilir misin?

Her an acı içinde kıvranmayı..

Umutsuzca birini sevmenin ne demek olduğunu bilir misin sen?

Peki ya hiç gelmeyeceğini bildiğin halde beklemenin?

Öyle iki gün ağlamayla tükenmiyor bazı aşklar.Unuttum dedikçe alevlendi benim sevdam.Büyüdü,büyüdü ve dört yanımı kapladı alevler.

Hem yanıyorum,bütün bedenim iplik iplik olup dökülüyor.Hem özlüyorum seni sevmeyi.

Her seferinde küllerimden doğuyorum ben.

Seni özlediğimde veya unutmaya çalıştığımda,büyük bir ateşin ortasında buluyorum kendimi.

Yanıyorum..

Ateşe düşmüş pervaneler gibi yanıyorum ama içimde büyüttüğüm aşkımın büyüsünden kaçamıyorum.

Seni seviyorum ve bunu söylemekten utanmıyorum.

Seni gerçekten seviyorum ve artık düş kırıklığımla baş edemiyorum.

Karanlık çöküyor her gece üzerime,nefes alamıyorum.

Şafak sökene kadar uyku girmiyor gözlerime.

Yorgunluktan bitap düşene dek seni düşünüyorum.

Göz kapaklarıma yeniliyorum Ela.

Beni dinlendiremeyen bir kaç saatlik uykunun ardından ter içinde uyanıyorum.

Uyandığım an seni düşünmeye devam ediyorum.Sanki hiç uyumamışım gibi..

  

   Ela gözlerini kırpıştırdı,bir kaç damla yaş süzüldü yanaklarından.Böyle büyük bir aşk.. Bu mümkün müydü? Birkan gerçekten bu kadar çok mu aşıktı?Karşısında duran adamı süzdü.Beyaz tişörtünün üzerine giydiği açık mavi kot ceketi tertemizdi. Pantolonu,ayakkabıları,hatta saçları...

  Birkan'dı bu her zaman ki Birkan.

  Fakat yüzü yabancıydı Ela'ya.Konuşurken ki mimikleri,gözlerinin donukluğu...

  Gitgellerle dolu yüzü incelerken ilk kez merhamet duydu.

  Vurgun yemişti Birkan.

  Diplerde olduğu ve acı çektiği konuşurken titreyen dudaklarından okunuyordu.


  Sinirlendi Birkan,gözlerinden ateşler püskürterek gürledi.

"Ağlama"  Sonra iç geçirdi ,sadece kendisinin duyabileceği bir fısıltıyla "dayanamam"dedi.

Bütün ömrü avuçlarının içinden kayıp gidiyordu.Yaşayamadığı çocukluğu,gençliği,aşkı,aile sevgisi,olmayan dostları,asla göremeyeceği torunları ve ihtiyarlığı..

Tek tek hepsinin uçup gittiğini hissetti.Ciğerlerini patlatırcasına çekerken temiz havayı yutkundu ve nefretinin ardında sus pus olmuş gözyaşlarını iteledi geri gitsinler diye..

 Birkan'ın anında değişen ruh hali Ela nın bir adım gerilemesine neden oldu.Titredi..Fakat onu titreten şeyin cebinde çalan telefonu olduğunu geç kavradı.

  ...ve bir haykırış yankılandı boş arazide.

__Aç şu telefonu..