6 Kasım 2012 Salı

YÜREĞİNE SOR 19. BÖLÜM




  Ela

  Bu gün ilk defa Serdar'dan başkasını düşünmüştüm..

  Birkan'ı.

  Bütün bir gün boyunca,hayali tekrar tekrar canlandı gözlerimin önünde.

  Bu sabah karşımda gösterdiği tavrı ne psikopat lığa nede serseriliğe uyuyordu .

  Birkan sadece aşıktı bana.Gözyaşları içinde izlerken onu,hep kendimi hayal ettim. Serdar'ı nasıl sevdiğimi.Onsuz dünyayı düşünemediğimi.

  Serdar'sız kalmayı hayal bile edemezken ben,bir başkasına yaşatıyorum kendi korkularımı.

  Bu hiç adil değil ki..

  Keşke Birkan için yapabileceğim bir şeyler olsaydı.Oysa şuan tek yapabildiğim ona acıyıp,onun için üzülmekten fazlası değil.

                                                             ---o---o---o---o---o---


   "Ela beni seviyor,Ela beni seviyor.
 Yine kendi kendime konuşmaya başlıyorum ama aklımda kalbimde aynı şeyi sayıklıyor.
 Evet,Ela beni seviyor.

  Çünkü bende onu seviyorum,ben onu severken onun bir başkasını sevme ihtimali yok.

  Geçenlerde bana bakmıştı,o ay gibi parıldayan yüzüyle bana bakmış ve gülümsemişti.. Aksi olamaz zaten Ela beni seviyor."

  Ela'dan ayrıldığı andan itibaren,Birkan gerçekleri kabullenmemiş ve Ela'nın kendisini sevdiğini söyleyip durmuştu.

  O lüks beyaz arabasında direksiyonu sımsıkı kavrayıp da spor salonuna son sürat giderken, hep aynı şeyleri tekrarlıyordu.

  Kendisini bir yalana,bir hayale inandırmıştı çünkü.

  Geçen koskoca bir yılı Ela 'ile beraber geçirmiş,hayallerinde sadece onu yaşatmıştı.

  Şimdi aksini düşünmek ona acıdan başka hiçbir şey vermeyecekti.Zaten Birkan'da hiçbir zaman aksini düşünmeyecekti.

  Spor salonunda saatlerce ağırlık çalıştıktan sonra,azda olsa kendisine gelmiş ve eve gidip Ela'ya mektup yazmaya karar vermişti.  


                                                          ---o---o---o---o---o---


 ELA

  Ne okul ne ders nede hocalar..

  Bu gün hiç biri umurumda değil.Oysa dün,çok uzak değil sadece dün,ne kadar mutluydum.Ama şimdi çekip gitmek istiyorum buralardan.Hatta okulumdan bile vazgeçmek..

  Kalksam..

  Doğruca Serdar'a koşsam  

 " Götür beni buralardan",desem.

  Bütün acıları,mutsuzlukları,aşıkları ardımda bıraksam.

  Bir tek Serdar olsa yanımda.

  İçimi sevdiğimden yayılan huzurla doldursam.

  O mis kokusunu çeksem ciğerlerime..

  Onunla çok mutlu olsam...

  __Ela! Neredeydin sen?

  __Arka bahçede

  __Ayy,orası bomboş ne işin vardı orada?

  __Biraz kafa dinlemek istedim.

  __Niye ki,bir şey mi oldu?

  __Biliyor musun ben evleniyorum.

  __Yok artık.Senin sevgilin yok ki.

  __Sevgilimle değil kızım,sevdiğimle evleniyorum.

  __Çok şaşırdım,bana hiç bahsetmedin.

  __Platonik sanıyordum,onun için kimseye bahsetmemiştim.

  __Ayy, oda mı seni seviyormuş.Nasıl teklif etti anlatsana.

  __Of Dilan,çocuklaşma yine.

  __Ya anlat ne olur.

  __Öyle romantik bir şey değil,konuşma esnasında deyiverdi işte.

  __Nasıl ya

  __Ev almış,"odalarını kendi zevkine göre döşersin"dedi.

  __Nasıl yani?

  __Bende aynen öyle dedim."ne alaka"dedim.

  __Eeeee..

  __Anlatıyorum işte,sabırlı ol.

  __Ay tamam,eeee

  __"Evlenince orada oturacaksın" dedi.

  __Vay kro vay.

  __Dilan!

  __Tamam kızma ama emri vaki olmuş.Daha romantik bir şey bulamamış mı?

  __Ne bileyim,konuşurken laf oraya geldi işte.

  __Peki neden moralin bozuk?

  __Boş ver ya

  __Nasıl boş ver onunla mı ilgili?

  __Hayır,hayır onunla ilgisi yok.Dersler falan.

  __Boş ver ya,hocalarla konuşursun anlayışlı davranırlar.

  __Olur.

  __Çıkışta işin var mı ?

  __Evet, çalışmam lazım.

  __Tamam o zaman sana kolay gelsin,benim derse yetişmem lazım,görüşürüz.

  __Görüşürüz canım.

  __İnşallah çok mutlu olursun,Ayrıntıları yarın konuşuruz merak ediyorum.

  __Olur konuşuruz.

                                                            ---o---o---o---o---o---


  Gün boyunca Ela,Birkan'la karşılaşmamak için dua etmiş ve her adımını tedirgin atmıştı.

  Akşam işe gittiğinde huzursuzluğu devam etmiş,bir türlü işine konsantre olamamıştı.

  Öyle ki eve gidiş saati yaklaştıkça tedirginliği artmış,neyse ki korktuğu başına gelmemişti

  Dışarıya çıktığında Serdar'ı göremediği için üzülse de ,Birkan'la karşılaşmadığına sevinmiş ve ürkek adımlarla evinin yolunu tutmuştu.

  O akşam Serdar'ı aramadı,ertesi akşamda..

  Kendisini toparlayana kadar aramaya niyeti yoktu.


                                                             ---o---o---o---o---o---


  __Kızım sen hasta mısın?

  __Hayır.

  __Yüzün çok solgun geldi.

  __Gece uyuyamadım ondandır.

  __Serdar bey oğlumla konuştun mu?

  __Anne ya o ne öyle Türk filmlerinde ki gibi.Serdar'la desene.

  __Biz öyle gördük kızım,siz ne anlarsınız.Konuştun mu sen onu söyle.

  __Hayır.

  __Neden yine ne oldu.

  __Bir şey olmadı.Final haftasını bir atlatayım konuşurum.

  __Çocuk da merakla aramanı bekliyordur,uzatma kızım böyle şeyler uzatmaya gelmez.

  __Tamam sen merak etme.En kısa zamanda konuşacağım.

  __Güzel gözlüm benim,nede güzel gelin olur senden.Gelinliğini düşündün mü?

  __Yo hayır, ona gelene kadar bir sürü şey var.

  __Doğru haklısın nişan kıyafetini ne renk istersin?

  __Nişan'ı kendi aramızda yaparız,masraf olmasın.

  __Hiç olur mu?Salon tutarız konu komşu duysun,bilsin de laf söz etmesinler.

  __Neden söz olsun ki?

  __Evimize girip çıkacak,millet lafını yapar.

  __Eve gelir mi ki?

  __Ay Ela,gelir tabi neden gelmesin.Hep dışarıda mı görüşeceksiniz.

  __Nereden bileyim daha önce hiç nişanlanmadım ki.

  __Dün ablanla elbise bakmaya gittik.

  __Ne ara gittiniz hiç haberim yok.Bir şey buldunuz mu bari

  __Ablan aldı bile.

  __Bak,bak hiç söylemiyor.

  __Zamanı olmadı ki erkenden uyudu. Kalksın da anlatır beğendiklerini. Sana göre bir sürü kıyafet bulduk.

  __Neyse,hele bir o zaman gelsin de bakarız.

  __Hadi sen dinlen biraz,çay demlenmek üzere.

                                                    ---o---o---o---o---o--- 

  

  

  


  
  




                   

  

  


  

  

  

Hiç yorum yok: